Pazartesi, Haziran 30, 2014

yaz muhabbetleri

Dostlarım hepinize sevgiler,

Malum yaz ayları, insanın genelde atalete girdiği dönemlerdir, sonbahar, kış ve ilkbaharda rutinleşimiş yaşam biraz daha avare ve bohem olur. Havaların sıcaklığı, daha çok dişarıda olma isteği ve elbette çeşitli tatil hayalleri, tabii ki çıkılan uzun veya kısa tatil seyahatleri...

Umarım yazınız iyi geçiyordur....

Takip ettiğim kadarı ile Türkiye'de yoga stüdyoları ve yoga öğretmenleri alanında iç sıkıcı haller yaşanmakta, dostlarım, geçmiş yıllarda da bunlar vardı ama şimdi biraz daha yoğunlaşmış vaziyette. Dernekler, federasyonlar, yok başka federasyonlar falan filan; şimdi sizleri bu keyifsiz dedikodular ile sıkmak istemiyorum.

Bir iki konuyu kesin ve net olarak hatırlatayım, yoga bir spor değildir, yoga eğitmenleri de antrenör değildir, yoga bir din değildir, yoga eğitmenleri de herhangi bir dinin misyoneri değildir.  ( Elbette kötü niyetli istisnalar olabilir, ama istisnalar kaideyi bozmaz ) 

Bu çok basit temel iki konuyu aklınızdan çıkartmayın. İçinde bedensel çalışmalar da barındırması onun salt spor olduğu anlamına gelmez, böyle bir düşünce içinde olanın ne gibi niyetle vardır ya da hangi şartlar ile böyle bir söylem içindedir sorgulamak lazım... Yoga kişisel bir gelişim felsefesidir, bedensel faaliyetler olmadan da hayatınızın içinde olabilir mesela Karma yoga bunun en güzel örneğidir. 
He zaman bıkmadan usanmadan söylediğim gibi yoga bir din değildir, evet bazı doğu dinleri yogadan çok etkilenmiştir, ama yoga dinsel dogmatik yapının dışında, kişinin evren ve onun üstün değerlerinin bilinci içinde bireysel olgunluk yolunda yürümesidir. Hangi dine mensup olursanız olun, yogayı yaşayabilirsiniz. Geleneksel yoga çalışmalarında asla hiç kimseye belli bir din dayatılamaz. Mesela bizler grubumuzla defalarca Hindistan'a gittik, ben içimizden kimsenin din falan değiştirdiğini hatırlamıyorum, evet olmadı böyle birşey ama velev ki değiştirdi, kendi bileceği bir inanç meselesidir, insanların dininden bize ne biz din polisi miyiz ?? yoo!
Bir yoginin mertebesi veya ona mertebe verecek yüksek makamlar yoktur, dolayısı ile kendisine paye verecek sıfatları olmaz, bazen genel durumunuz ile ilgili olarak üstadınız size bir sıfat vermişse de bu rutbe değildir, ya da o kişi bu hayattan ayrıldıktan sona onu hatırlayan yoganın güzel sıfatlarını adının önüne koyabilirler... Siz hiç kırmızı kuşaklı 4.dan yogi gördünüz mü :) olmaz olamaz zira felsefesine aykırıdır.
Ayrıca yoga çalışmalarına katılan herkesin yoga hocası olma mecburiyeti yok arkadaşlar, nedir bu tatminsizlik, basit bir yoga sever olmak yetmiyor mu ? Evet yetmiyor, zira çoğu insan sadece basit bir yoga sever olmayı içine sindiremiyor, muhakkak bir sıfatı olmalı, muhakkak birilerinin üstünde olmalı, sonra yoga eğitmeni olmak ta yetmiyor, üstün öğretmen olmalı, daha da üstün olmalı, en üstün olmalı, hatta tüm yoganın başı, başkanı olmalı, herşeyi bir tek o bilmeli ondan üstünü olmamalı ego şiştikçe şişmeli herkesi ezmeli...... Ne kadar hazin ! vah vah! eğer kişinin fikriyatı bu ise, o yoga asanalarını en mükemmel şekilde yapması, saatlerce yalan meditasyonları hep boş, sadece rol ya da ticarettir. Son zamanlardaki tabiri ile bu ego hali insan denen varlığın "fıtratında" vardır, bunun üstesinden gelebilip tevekkül içinde basit ve huzur içinde yaşayabilmek ise yogadır.

Yoganın, temel eserleri bellidir, buna herkes ulaşabilir okuyabilir, yorumlayabilir ve uygulayabilir yoganın orjinali, çakması yoktur, zaten belli bir sistematiği olan bu evrensel bilgidir. Açarsın referans kitapları okursun doğrusunu bulursun.  

Bunları bırakın, rahat olun sadece basit ve huzurlu bir yogi olun, iyice içinize yerleştirin, kendinizi parçalayarak, diplomalar almaya, ihtiyaç yok, bari bu konuda, sistemin size dayattığı tatminsiz hallerden kurtulun. İnanın çok rahat edeceksiniz. Kimse yoga eğitmeni olmasın demiyorum, belki daha az olsun ama öz olsun ...
Yoganın size geçekten değer katmasını istiyorsanız bu açlıktan vazgeçerek başlayın....     

Neyse canınızı sıkmayayım...

Gelelim yaz aylarında kişisel faaliyetlere. Arkadaşlar, belki tatilde olacaksınız belki sıcak yaz günlerinde kapalı ortamlarda, ya da yoga salonu içinde tıkılıp kalmak istemeyeceksiniz. Gayet normal.
Hafif arınmalar ile başlatın muhakkak gününüzü, dilleri temizlemeyi ihmal etmeyin, diş fırçalamak kadar önemli. Muhakkak bağırsaklarınızı boşaltın rahatlayın, sonra tam set surya namaskara uygulayın. Sabahları ılık suyunuzu içmeyi ihmal etmeyin, genelde yağsız bir sabah kahvaltısı, yanında hafif naneli bir açık çay şahane olur. Ben sabahları kendi yaptığımız mayasız ve unsuz saf yulaf kepeği ekmeğini çok severek tüketiyorum. Hem doyuruyor hem de sindirim için gayet faydalı.

Günlük yaşantınızda mümkün olduğunca hafif şeyler yiyin, meyva tüketimini bana kalırsa öğlen öğününde bitirin, akşam ise çok hafif bir salata ( şu acayip sosları koyup onu ağır bir yemek haline getirmeyin yahu ). Gün içinde bir avuç çiğ badem ya da suda bekletilip kabuğu soyulmuş bir kaç ceviz gayet iyi oluyor.

Sabah uyguladığımız bir set surya namaskara mükemmeldir, gün içinde midenizin dolu olmadığı müsait zamanınızda ( akşam da olabilir ) en sevdiğiniz asanalardan güzel bir program yapmayı ihmal etmeyin, abartmanıza lüzum yok her gün yarım saat bile yeterlidir. Uyumadan önce muhakka şavasanayı ihmal etmeyelim...

Sadece asana yoga demek değildir dostlar, sonucundan fayda beklememek olan hareketin yogası Karma Yoga her zaman uygulayacağınız bir yoldur.

Bundan böyle yazılarımla çok daha sık sizlerle olacağım, hepiniz sevgi ile kalınız.

Ersin Ananda... 

Cumartesi, Mart 02, 2013

Hoşça kalın...............Teşekkürler.

Sevgili dostlar,

Kaivalya Yogashram'ın İstanbul macerası, 1989 yılında bir evin salonunda yogaya gönül vermiş 4 kişi ile başlamıştı. İlgilenenlerin çokluğu ve çalışmaların keyfi 1990 yılında resmi kuruluş ile devam etti....

Zaman içinde, Anadolu Yakasının tek yoga stüdyosu olan bu mekanda, katılımcılar çığ gibi büyüdü. Mekan değiştirildi, genişledi, neredeyse haftanın her günü her saatte seanslar yapıldı. Aşram içinde ve dışında pek çok çalışmalar, konferanslar, eğitimler, seyahatler, yoga kampları derken 23 yıldır yağmur, çamur, kar, aşırı sıcaklar demeden devam etti...

Kimi günler aşrama sığamadık. Her zaman, büyük sevgi ile birbirimizi kucakladık, hiç bir zaman bir ticarethaneye dönüşmedik. Binlerce insan dostumuz oldu, bazı günler maillere yetişemedik. Her zaman geleneksel yogadan bahsettik, asla dinsel öğretiler olmadı konuşmalarımızda.

Çalışmalarımıza katılan pek çok dostumuzun bugün, yoga öğretmeni olarak eğitim verdiklerini görmek bizler için en büyük armağandır, bizden aldıkları bayrağı çok daha ileri taşıyacaklarına eminiz.

Artık çalışmalara gelemeyenler bile her zaman dost bildikleri bizleri aradılar, hep bağlantı içinde kaldık.

Şubat ayının ilk haftası gene grup halinde Hindistan Yoga Kampı düzenliyoruz, dönüşte İstanbul'daki çalışmalarımızı sonlandırıyoruz. Kaivalya Yogashram'ın bundan sonra yoluna Toronto'da devam edecek.
Orada da elimizden geldiğince, gücümüz yettiğince, bilgimiz elverdiğince yoğun çalışmalarımıza devam edeceğiz. Burada da Mihri Hoca'mız yeni çalışma programı ile yeni bşr mekanda kısa bir süre sona Kaivalya Yogashram çalışmalarına devam edecek

Elbette, bu web sitemiz ve bloglarımız daha da canlanarak yayınlarına devam edecek, ayrıca bir internet radyosu kurma çalışmalarımız da devam etmekte. Sizlerle en azından siber ortamda pek çok kanaldan irtibat içinde olacağız. O çok sevdiğimiz, e-maillerinize her zamanki gibi muhakkak cevap vermeye devam edeceğiz....

İstanbul'daki dostlarımızdan ayrılmak elbette çok zor, ama en azından yılda bir yoga kamplarımız devam edecek...

Şimdi tüm dostlarımıza, bu 23 yıldır bizimle birlikte yürüdükleri için çok teşekkür ederiz, sevgilerini, sırtımızdan eksik olmayan ellerini her zaman hissedeceğiz.

Mottomuzu tekrarlayalım, "yoga yapılmaz yaşanır"....

Bir kere daha hepinize çok teşekkürler, sağlıcakla ve sevgi ile kalınız....

Ersin "Ananda" Saran




Salı, Ekim 16, 2012

Bayram tatili ...vs..


Sevgili dostlarımız....

Uzun süreli bir bayram tatili var önümüzde....
Gördüğüm kadarı ile pek çok kimse "pastırma yazını" değerlendirecek faaliyetler için İstanbul dışına çıkıyor... Aşramımız 24-30 ekim tarihleri arasında tatil 31 ekim itibarıyla normal programlarımızla devam edeceğiz...

 Yeni Mekanımız oldukça müsait gene de yoğun ve ileri dereceli hatta deneysel bu çalışmalarımızı maksimum 10 kişlilik gruplarla sınırladık... Şu anda da gruplarımız dolu, yeni katılmak isteyenlerle ön görüşme yapıyor ve uygun ise çalışmalarımıza belli bir seviyeden başlıyoruz... Herkes memnun.

Eski katılımcılardan ricamız gelmek istediklerinde önceden bizi aramaları, elbette onlar için bir ayarlama yapar, keyifle devamlarını sağlarız....

Şimdiden keyifli, sağlıklı bir tatil diliyoruz, dönüşte çalışmalarımızı tüm yoğunluğu ile sürdüreceğiz....

Sevgiyle kalınız...

Perşembe, Ekim 11, 2012

Sevgili Dostlar,

Uzun zamandır yazamadım, bu konuda bana atmış olduğunuz uyarı mailleri için teşekkür ederim. Ama önce yaz mevsiminin nedeni ile internetsiz hayat daha sonra da taşınma işleri beni bu güne kadar bu yazılardan uzaklaştırdı....

Taşınma...... Evet, 2001 yılı sonlarında, ilk mekanımızdan Bağdat Caddesi 256' adresinde bulunan yerimize geçmiştik. 11 yılı aşkın sürede orada çalışmalarımıza devam ettik. Sizler de muntazaman gelerek bizlerle birlikte oldunuz. Keyifli günler yaşadık. Güzel çalışmalar, asanalar, meditasyonlar, film gösterileri, konferanslar ve daha pek çok çalışmaları orada devam ettirdik.

Mekan bizler için artık yeterli olmamaya başlamıştı, bildiğiniz gibi bir müddettir oradan ayrılmayı düşünmekteydik. Sonunda Aşram faaliyetlerimizi bu çalışmalara başladığımız ilk adrese taşımaya büyük bir keyifle karar verdik.

Eylül ayının son günü güzel bir cumartesi çalışmasının bitiminde teşekkürlerimizi mekana bırakarak veda ettik ve 1 ekim günü yeni mekanımızda hemen çalışmalara başladık.

Tebdili mekanda ferahlık vardır, sanki yepyeni bir başlangıç gibi oldu bizler için de... Sizler de gördüğüm kadarı ile memnun kalmaktasınız. Demek ki kararımız doğru.....

Aşram çalışmalarımız bu hali ile her zamanki gibi geleneksel yoga uygulamalarını içermekte... sakin ve huzurlu ortamımızda çok kalabalık olmamaya özen göstererek her çalışmayı bağımsız bir uygulamalar bütünü içinde götürmekteyiz. Katılım taleplerini önceden alıyor ve sadece yogaya gönül vermiş yeni dostlarımıza kapımızı açıyoruz. Her zamanki gibi ticari endişelerimiz yok bizim için kalabalıktan ziyade katılımcıların konumuzdaki samimiyet ve ciddiyetleri önemli zira bu karşılıklı bir paylaşım faaliyeti.

Elbette daha önceden bizlerle birlikte olan tüm dostlarımıza kapılarımız sonuna kadar açık...

Çalışma programımız www.yogaturk.com 'u tıklamanız yeterli..

Pazar hariç her gün bir çalışma muhakkak var.. Sizlere uygun bir çalışma saati bulacağınızdan kuşkumuz yok.

Bu arada daha  sık yazmaya ve geleneksel yoga konusunda bilgiler paylaşmaya çalışacağım. 

Hepinizi sevgilerle kucaklarız.

KYA/EA

Not: adres tarifi için bizlere 0 535 5056887 veya 0 532 2323693 nolu telefonlardan ulaşabilirsiniz....


Cumartesi, Eylül 22, 2012

Aşramımız yeni adresinde....

Sevgili dostlarımız

Bağdat Cad no 256/ 3 adresimizden eylül sonu itibarıyla ayrılıyoruz. 

Keyifli çalışmalarımız 1 ekimden itibaren yepyeni bir heyecanla eski aşramımıza çok yakın bir adreste devam edecek. 

Katılmak isteyen dostlarımız 0 535 505 6887 veya 0 532 232 3693 nolu telefonlardan arayarak ya da info@yogaturk.com 'a mail atarak adresi ve tarifi alabilirler. 

Hepinizi bu yeni ve sıcak ortamımıza bekleriz....

Sevgiyle kalınız

KYA

Salı, Mart 27, 2012

Cumartesi Yoga Sohbetlerimiz

Sevgili dostlar,


Ananda'nın fenerinde bu günün konusu cumartesi günleri saat 11:00-12:00 arasında düzenlemekte yoga sohbetleri.


Bildiğiniz gibi yıllardır bu söyleşileri tertip etmekteyiz. Zira yoga denince akıla sadece asanalar gelmemeli, geçtiğimiz günlerde bulunduğum bir ortamda bir hanım şöyle dedi "bu yoga sporuna gelmek beni çok iyi hissettiriyor".... 


Dostlarım eğitmenlik yaptığım 22 yıldır söylemekten bıkmadım umarım daha yıllarca da söylemeye devam edeceğim. Yoga bir spor değildir, eğer yoga asanalarını uygulamakta olduğunuz çalışmanın bitiminde yorgun ve    ( hava şartları hariç) terli iseniz başka bir faaliyet yapmışsınız demektir. Zira asananın doğru uygulanışı eforun bitmiş olmasıdır.


Maalesef benim tabirimle bazı Amerikanize çalışmalar hop hop hop, bas bas bas, şeklinde yapılıyor zira muhtemelen  bilgi eksikliği ya da ticari kaygılar var.... 


Artık bunu anlatmama gerek yok, zira özellikle yurdumuzda ve genel olarak ta sadece ticari zihniyetle verilen pek çok hocalık eğitiminde               ( çok ender bazılarını tenzih ederim ) 15 günde yalan yanlış birkaç hareket anlatılıp bunun adına da yoga denip, hoca adayının parası alınıp ne idüğü belirsiz bir diploma da eline tutuşturularak geçiştiriliyor.


Neyse bunların polisliğini yapmak bizim işimiz değil bu konulara girip canınızı iyice sıkmıyayım.


Ama şunu iyice bilin ki yoga demek sadece belirli pozlar demek değildir. Lütfen çalıştırıcınızdan, yoga felsefesini de size anlatmasını isteyin zira aysbergin görünmeyen bölümü buradadır.


İşte cumartesi günleri kısıtlı vakitte de olsa yıllardır yoga felsefesi hakkında bilgiler arzederiz, bazı günler belli konuları irdeler bazı günler ise soru cevap yaparız ( her zaman da sevgili dostum Prof. Swami'nin düsturundan yola çıkarak "sorular serbest cevaplar garanti değil" deriz zira öğrenilecek çok şey var ve hepimiz yoga yolunda öğrenciyiz).


           
                                                                    Üstad Swami Rama bir konferans sırasında


Son haftalarda aşramımızda cumartesi sohbetlerinde barkovizyonda üstad Swami Rama'nın yıllar önce kaydedilmiş konferanslarını seyrederek dinliyoruz.  Muhteşem yoga bilgilerini paylaşıyoruz. Hepimiz bu büyük öğretmenden çok derin ve önemli bilgiler alıyoruz. Tadına doyum olmuyor.... Yaptığımız yorumlar ve interaktif ortam ile bilgileri pekiştiriyor, yoganın felsefi yönünde zevkle yürüyoruz.


Hatırlayacağınız gibi bu toplantılar herkese açık ve ücretsizdir, bekleriz.

Pazar, Ocak 29, 2012

Üstad Swami Rama'dan konferanslar

Büyük üstad Swami Rama (1925 - 1996) 'nın videoya alınmış konferanslarını, aşramımızda Cumartesi gunleri 11:00 - 12:00 saatleri arasında izliyoruz.


İzleme sırasında bol bol yorum yapıyor böylece bilgiyi daha iyi hazmediyoruz. Bildiğiniz gibi cumartesi sohpetlerimiz herkese açık ve ücretsiz.


Bu şahane bilgi aktarımını kaçırmamanızı öneririm. 


Hepinizi bekleriz...


( tercüme yapılmaktadır )